Bilardoda Türkiye’nin ve dünyanın en önemli isimleri arasına adını yazdırmış olan Semih Saygıner, 2003 yılında ilk dünya şampiyonu olduğunda kullandığı ıstakayı depremzedeler için bağışladı. Kahramanmaraş merkezli 10 ilde etkili olan ve can kayıplarının yaşandığı bölge için socratessahada.com internet sitesi üzerinden birçok sporcunun özel ve manevi değeri yüksek eşyaları açık artırmaya çıktı. Deprem bölgesindeki çocukların eğitimine süregelen bir destek verilmesi amacıyla Darüşşafaka ve Türk Eğitim Gönüllüleri Vakfı koordinesindeki projeye katkıda bulunan dünyaca ünlü milli bilardocu, sporcuların kendi müzelerinde çok önem verdikleri nesnelerin yaşanan felaket karşısında önemini yitirdiğini dile getirdi.
“SON ÇOCUK OKULUNU BİTİRENE KADAR DESTEK VERİLMESİ LAZIM”
Deprem herkesi çok derinden sarstığını dile getiren Semih Saygıner, Demirören Haber Ajansı’na (DHA) yaptığı açıklamada, “Hayatlarımız değişti oradaki insanların hayatları değişti, kayıplarımız var. Hepsine Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Ama burada hayat bir şekilde devam ediyor ve desteğin sürdürülmesi gerekiyor. Bir takım şeyler yaptık ama öyle bir projeye geldi ki iş artık orada geri kalan, ailesini kaybeden çocuklar özellikle eğitim hayatlarına devam etmek zorundalar. Hangi parayla, nasıl bir destekle yapacaklar bunu. Devlet bir takım şeyler yapacaktır tabii ama bizler de üzerimize düşeni yapmamız gerekir diye düşünüyorum. O yüzden bu oluşumu duyunca çok hoşuma gitti. Çünkü şunun farkına varmamızı da sağlayan bir hareket bu; bizler orayı desteklemeliyiz sporcular olarak ama ülke olarak, vatandaşlar olarak, devlet olarak, orada kalıcı bir destek verilmesi lazım. Ta ki son çocuk okulunu bitirene kadar. Eğitim çok önemli, çocukların okuması çok önemli, önlerinde uzun bir hayat var. Çok büyük bir mağduriyet var orada. O yüzden bu proje ok ilgimi çekti. Sporcu olarak ülkemi temsil ettiğim, ilk dünya şampiyonluğu kazandığım ıstakamı bu oluşuma bağışladım. Bu hem Darüşşafaka ve Türk Eğitim Gönüllüleri Vakfı merkezli oluşum, oraya gidiyor paralar. Socratessahada.com internet sitesinde açık artırmayla satılacak bu ürünler. Umarım iyi fiyatlara satılır bu ürünler. Ben dünya şampiyonluğu kazandığım ıstakamı bağışlıyorum” şeklinde konuştu.
“METE GAZOZ OLİMPİYAT ŞAMPİYONU OLDUĞU OKU BAĞIŞLIYOR”
Milli okçu Mete Gazoz’un da olimpiyat şampiyonu olduğu oku bağışladığına dikkati çeken Semih Saygıner, “Bunlar sporcuların aslında kendi müzelerinde çok önem verdikleri nesneler. Ama bu olay karşısında anlamını yitiriyor. Benim için anlamını yitirmiş vaziyette. Olsa ne olur olmasa ne olur diye düşünüyorum. Bunu alıp kendi koleksiyonuna eklemek isteyen, bu işe para harcayan insanlar oraya destek olmuş olacaklar. Süre gelen destek vermiş olacağız diye düşünüyorum. Bunu biraz olsun anlatabilmek için ben de katkıda bulunmak istedim” diye konuştu.
“VATANDAŞIN NASIL TEK YÜREK OLDUĞUNU GÖRDÜK”
Açık artırma kapsamında bir çok sporcunun özel formaları da olduğunu dile getiren Semih Saygıner, şunları ifade etti: “Çok özel maçlarda giydikleri formalar var. Drogba’nın mesela giydiği çok özel bir forma var, onu bağışlamış. Bence çok özel bir şey o da. O’nun gibi bir çok sporcunun bağışları var. Kendi müzelerinden çıkarıp verdikleri. Umarım bu hareket insanları harekete geçirir. Bizim yapmaya çalıştığımız şey burada bir para toplayıp ‘alın para topladık, siz de bu parayla okursunuz’ demek değil. Depremden etkilenen herkesin desteğe ihtiyacı var. Özellikle de eğitime devam etmesi gereken annesini, babasını, ailesini kaybetmiş çocukların. Umarım amacına ulaşır bu proje çünkü süregelen bir destek olması gerekir. Biz destekledik tamam bitti mi? 6 ay sonra unutacak mıyız? Desteğimizi çekecek miyiz? Hayır. Biliyorsunuz böyle destekler verilir kimse bunun havasını atmaz, veren verir. Biz de bu projeyi anlatmakla kimseye bir hava atma gibi derdimiz yok. Bizim derdimiz ‘arkadaş biz sporcuyuz, bu ülkeden yaşıyoruz, bu ülkeyi temsil ettik ve bu olay bu ülkede yaşanıyor, insanların da desteğe ihtiyacı var.’ Madem öyle harekete geçelim, tek yürek olma zamanı. Vatandaşın nasıl tek yürek olduğunu gördük. Bu beni çok duygulandırdı.”